Etiket arşivi: tayyip erdoğan

AK PARTİ DOSYASI : TAYYİP ERDOĞAN HANGİ MADDEDEN YARGILANACAK // / ’Devlete karşı savaşa tahrik’

’Devlete karşı savaşa tahrik’

Türk Ceza Yasasında Suriye’ye karşı işlenen suçların karşılığı olarak, ’Devlete karşı savaşa tahrik’ nitelemesi bulunuyor.

İŞTE O MADDE VE HÜKÜMLER

Madde 304-

(1) Türkiye Cumhuriyeti Devletine karşı savaş açması veya hasmane hareketlerde bulunması için yabancı devlet yetkililerini tahrik edenveya bu amaca yönelik olarak yabancı devlet yetkilileri ile işbirliği yapan kişi, on yıldan yirmi yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

(2) Bu madde uygulamasında, Türkiye Cumhuriyeti Devletinin güvenliğine karşı suç işlemek üzere oluşturulmuş örgütlerin doğrudan veya dolaylı olarak desteklenmesi, hasmane hareket olarak kabul edilir.

(3) Bu maddede tanımlanan suçun işlenmesi dolayısıyla tüzel kişiler hakkında bunlara özgü güvenlik tedbirlerine hükmolunur.

‘YABANCI DEVLET ALEYHİNE ASKER TOPLAMA’

Madde 306-

(1) Türkiye Devletini savaş tehlikesi ile karşı karşıya bırakacak şekilde, yetkisiz olarak, yabancı bir devlete karşı asker toplayan veya diğer hasmane hareketlerde bulunan kimseye beş yıldan oniki yıla kadar hapis cezası verilir.

(2) Fiil sonucu savaş meydana gelirse faile müebbet hapis cezası verilir.

(3) Fiil, sadece yabancı devletle siyasal ilişkileri bozacak veya Türkiye Devleti veya Türk vatandaşlarını misilleme tehlikesi ile karşı karşıya bırakacak nitelikte ise faile iki yıldan sekiz yıla kadar hapis cezası verilir.

(4) Siyasal ilişki kesilir veya misilleme meydana gelirseüç yıldan on yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.

http://www.aydinlikgazete.com/politika/devlete-karsi-savasa-tahrik-h70155.html

AK PARTİ DOSYASI /// VİDEO : Ulusa Sesleniş – AKP ve Erdoğan Gerçekleri

VİDEO LİNK :

https://www.youtube.com/watch?v=ZLP458-IAfM&feature=em-subs_digest

AK PARTİ DOSYASI /// VİDEO : Erdoğan’ın Paralel Yalanına Arnavut Meclisinden Tarihi Cevap

VİDEO LİNK :

https://www.youtube.com/watch?v=lE4vcRHxnAg&feature=em-subs_digest

SİYASİ DOSYA : MENDERES DÖNEMİ İLE ERDOĞAN DÖNEMİ ARASINDA, NE FARK VAR ?

MENDERES DÖNEMİ İLE ERDOĞAN DÖNEMİ ARASINDA, NE FARK VAR ?

Menderes neden idam edildi?…

Adnan Menderes neyle suçlanmıştı?

1- Örtülü ödenek paralarını zimmetine geçirmek,
2- 6 – 7 Eylül Olayları’na önceden haberi olduğu halde müdahale etmemek,
3- Kanuna aykırı olarak üniversite basmak ve halka ateş açtırtmak,
4- Bazı muhalefet milletvekillerinin ve muhalefet liderinin seyahat özgürlüğünü kısıtlamak,
5- Devlet radyosunu siyasi çıkarları için kullanmak,
6- Halkı Demokrat İzmir gazetesinin matbaasını tahrip etmeye teşvik etmek
7- Kırşehir’i haksız olarak ilçe yapmak,
8- Yargı bağımsızlığının ihlal etmek,
9- Tahkikat Komisyonu’nun kurulup olağanüstü yetkilerle donatmak,
10- CHP’nin mallarına “haksız” yere el koydurmak gibi nedenlerle. Peki bunlar idam cezası için yeterli mi?

Bence hiçbir suçun cezası idam olamaz, idama tamamen karşıyım. Fakat

Menderes de idama karşı mıydı?

Elbette değil, 1951-1960 yılları arasında Menderes 43 kişinin idam kararına imza attı ve hepsi idam edildi.

İdamların en dramatik olanı ise, 14 Nisan 1955’te casusluk suçundan idam edilen Hayati Karaşahin’di.

İnfazı, Ankara Samanpazarı’nda halka açık olarak yapıldı. Suçu neydi?

Rusya için casusluk yapmak Menderes’in başka suçları yok muydu? Aslında Menderes’in suçları mahkemelerde gündeme gelmeyenlerdi.

ABD’nin tepkisinden çekinen Gürsel hükümeti aşağıdakileri hiç gündeme getirmedi.1- 1951 yılında Menderes hükümeti Kore Savaşı’na Amerika için asker gönderdi. Amerikan çıkarları için bine yakın vatan evladı Kore’de yaşamını yitirdi, binlercesi yaralandı.

2- 1952’de NATO’nun isteği üzerine komünizme karşı gayri-nizamı harp yapacak Seferberlik Tetkik Kurulu, daha sonraki adıyla Özel Harp Dairesi kurdu.

3- 1954 yılında Yabancılara petrol arama ve çıkarma izni verildi.

4- Tek parti döneminde kurulan bazı traktör ve basma fabrikaları Menderes döneminde özelleştirildi veya ekonomik olmadıkları için kapatıldı.

Nuri Demirağ tarafından kurulduktan sonra İsmet İnönü tarafından devletleştirme kapsamına alınan uçak ve uçak motoru fabrikaları, Eskişehir tank fabrikası ve Kırıkkale silah fabrikası Menderes döneminde NATO standartlarına uymadıkları gerekçisiyle kapattı.

5- Cezayir kurtuluş savaşı sırasında Fransa’yı destekledi.

6- 1954-1958 yılları arasında 238 gazeteci iktidara karşı yazılar yazmak suçundan mahkûm ettirdi.

7- “Tahkikat Komisyonu”nu kurdu. 15 DP milletvekilinden oluşan komisyon hem suçlama hem de yargılama hakkına sahipti. Komisyon 5 kişiden fazla yan yana yürümeyi bile yasakladı.

8- İsmet İnönü’ye 12 oturum meclisten men cezası verildi.

9- Turan Emeksiz hükümete karşı İstanbul Üniversitesi’nde düzenlenen bir protesto mitinginde polisin açtığı ateş sonucu öldü. Hüseyin Onur ise sol bacağı kesilerek kurtarıldı.

10- Hukuk’un üstünlüğünü savunan Yargıtay Başkanı Bedri Köker, Yargıtay Başsavcısı Rifat Alabay, Yargıtay 2. Başkanlarından Haydar Yücekök, Yargıtay Üyeleri Melehat Ruacan, Kamil Çoşkunoğlu, Faik Uras ve İlhan Dizdaroğlu ‘görülen lüzum üzerine emekliye sevkedildiler.

Aslında Menderes hükümeti, ordu darbe yapacak gerekçesiyle daha 6 Haziran 1950’de, Genelkurmay Başkanı Nafiz Gürman olmak üzere ve bütün üst komuta kademesi dahil olmak üzere 15 general ve 150 albayı re’sen emekliye sevk etmişti.

1950-1960 DP hükümetinin kısa bir değerlendirmesini yapmaya çalıştım.

Erdoğan, Menderes’in ölüm yıldönümü ile ilgili olarak yaptığı konuşmayı Necip Fazıl’dan şiir okuyarak tamamladı.

Ben de Nazım Hikmet’tin bir şiiri ile yazımı tamamlıyorum.

O şiirde belki Menderes’in niçin idam edildiğini de bulabilirsiniz.

KORE’DE ÖLEN BİR YEDEK SUBAYIMIZIN ADINA NAZIM HİKMET’İN MENDERESE YAZDIĞI ŞİİR… DİYET

Gözlerinizin ikisi de yerinde, Adnan Bey, iki gözünüzle bakarsınız, iki kurnaz, iki hayın, ve zeytini yağlı iki gözünüzle bakarsınız kürsüden Meclis’e kibirli kibirli ve topraklarına çiftliklerinizin ve çek defterinize. Ellerinizin ikisi de yerinde, Adnan Bey, iki elinizle okşarsınız, iki tombul, iki ak, vıcık vıcık terli iki elinizle okşarsınız pomadalı saçlarınızı, dövizlerinizi, ve memelerini metreslerinizin.

İki bacağınızın ikisi de yerinde, Adnan Bey, iki bacağınız taşır geniş kalçalarınızı, iki bacağınızla çıkarsınız huzuruna Eisenhower’in, ve bütün kaygınız iki bacağınızın arkadan birleştiği yeri halkın tekmesinden korumaktır. Benim gözlerimin ikisi de yok.

Benim ellerimin ikisi de yok. Benim bacaklarımın ikisi de yok. Ben yokum. Beni, Üniversiteli yedek subayı, Kore’de harcadınız, Adnan Bey. Elleriniz itti beni ölüme, vıcık vıcık terli, tombul elleriniz.

Gözleriniz şöyle bir baktı arkamdan ve ben al kan içinde ölürken çığlığımı duymamanız için kaçırdı sizi bacaklarınız arabanıza bindirip. Ama ben peşinizdeyim, Adnan Bey, ölüler otomobilden hızlı gider, kör gözlerim, kopuk ellerim, kesik bacaklarımla peşinizdeyim. Diyetimi istiyorum, Adnan Bey, göze göz, ele el, bacağa bacak, diyetimi istiyorum, alacağım da.25 Haziran 1959..

Kaynak:

https://www.facebook.com/photo.php?fbid=870186926341059&set=a.213726261987132.66059.100000492806238&type=1&theater

AK PARTİ DOSYASI /// Mustafa Mutlu : Eşini, anasını, babasın ı çocuklarını Erdoğan’a feda eden işadamı…

Ethem Sancak, 1958 yılında Siirt’te doğdu. 12 Eylül’den önce solcuydu…

Ama öyle “laf olsun, torba dolsun” solcularından değil, bildiğiniz militandı…

1980’den sonra kurtuluşun sosyalizmde olmadığını anlamış olmalı ki; tüm enerjisini para kazanmaya verdi.

Sıradan dağıtıcı olarak girdiği ilaç sektöründe kısa sürede en büyüklerden biri olmayı başardı.

1993’te Hedef Ecza Deposu’nu kurdu.

Daha fazla para kazanmayı kafaya koyduğu için, AKP’nin iktidar olmasıyla birlikte “hidayete” erdi…

Ne yaptı, etti; Recep Tayyip Erdoğan’ın en yakın çevresine girmeyi başardı.

AKP’nin propagandasını yapabilmek için milyonlarca dolar harcayıp gazete-televizyon sahibi bile oldu.

***

Yetmedi; “Erdoğan’a aşığım” diyen ilk erkek olma unvanına erişti!

Bu “aşk” kısa sürede meyvesini verdi ve işadamı Mehmet Emin Karamehmet’e ait gazeteler, televizyonlar, sanayi kuruluşları TMSF aracılığıyla bu arkadaşa nakledildi!

Bunlardan biri de sanayi devi BMC’ydi…

Sancak, BMC’nin ihalesine “rakipsiz” girdi ve 1 milyar lira değer biçilen dev şirketi, 751 milyona aldı.

Ancak dünkü bir gazeteden öğrendik ki; BMC’nin bu arkadaşa devri bir yıldır yapılmamış…

Bu yüzden de şirketin piyasaya olan 608 milyon liralık borcu, hâlâ TMSF’nin üzerindeymiş ama… Gelirleri Sancak’ın kasasına giriyormuş!

***

Dünkü gazetelerde Ethem Sancak’la ilgili bir haber daha vardı.

Erdoğan’ın memleketi Rize Güneysu’da düzenlenen “Başkanlık Sistemi” konulu bir panele katılmış…

Yanında Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş da varmış…

Ethem Bey, konuyu yine Erdoğan’a duyduğu hayranlığa getirip “Ona anam, babam, eşim, çocuklarım feda olsun” demiş…

***

Çok kişi bilmez ama bu arkadaşın işadamlığının ve AKP yöneticiliğinin dışında bir görevi daha var:

Kendisi aynı zamanda, 2010 yılında kurulan İslam ve Bilim Tarihi Araştırmaları Vakfı’nın Yönetim Kurulu Başkanı olur!

Şimdi ona soruyorum:

Anayı, babayı, karıyı, çoluğu-çocuğu bir “kul”a feda etmek, dinimizin neresinde var?

Bu, Kuran’ı Kerim’in hangi ayetinde yazıyor?

Onun bu yaptığı, İslam’ın kesinlikle yasakladığı “Allah’a şirk koşma”nın ta kendisi olmuyor mu?

Bırakın dini; bu söylediği şey, geleneklerimize ve ahlakımıza da aykırı değil mi?

***

Allah gerekirse tüm kullarını parasız pulsuz bıraksın; ama…

Neyse…

Bu cümlenin gerisini getirip adamın servetine biraz da ben katkıda bulunmayayım!

Siz nasıl olsa şu anda cümleyi tamamlıyorsunuzdur!

BİTTİLER!

Zekeriya Öz, daha iki yıl önceye kadar bu ülkenin en güçlü isimlerindendi.

Akla hayale gelmeyen iddialarla, sahte oldukları açık olan belgelerle, yalancı tanıklarla açtığı kumpas davalarıyla binlerce yurtseveri tutuklatmıştı.

İktidar tarafından o kadar seviliyordu ki Erdoğan, zırhlı makam arabasını bile ona tahsis etmişti.

Sonuçta öküz öldü, ortaklık bozuldu ve dün savcılar Celal Kara, Muammer Akkaş, Mehmet Yüzgeç ile hakim Süleyman Karaçöl’le birlikte meslekten ihraç edildi.

Görevden alınma nedenleri, iktidara yönelik yolsuzluk operasyanları…

Ancak elbet bir gün “kumpas davaları”ndan da yargılanacaklar ve ben işte o gün, o duruşmaları izlemek için yine adliyeye koşacağım!

GÜNÜN SORUSU

Sezen Aksu sahnelere veda edeceğini açıklamış… Sorum ortaya:

Kürt açılımı konusunda kendisi gibi düşünmeyenleri “iki cihanda da lekeli” ilan ettiği gün, zaten sahnelere veda etmemiş miydi?

KASET ŞANTAJI VE ‘THE END!’

Erdoğan’ın bile dinlendiğini iddia edip polis teşkilatının altını üstüne getiren AKP, seçimler yaklaştıkça yine kasetlere sarılmaya başladı.

Her dönemin şakşakçısı Mehmet Barlas’ın oğlu, havuz medyasındaki bir kanalda program yapıyormuş…

Programına Latif Erdoğan isimli bir yandaş gazeteciyi çıkarmış ve ikisi birden MHP İstanbul Milletvekili Meral Akşener’e hakaret etmeye başlamış…

Hatta Latif Erdoğan, “Akşener, kaseti olan biridir ve şu an esaret altındadır” demiş…

Yani; Akşener’in, çirkin bir kaset yüzünden Fethullah Gülen Cemaati’ne teslim olduğunu söylemiş…

MHP ‘li değilim; Akşener’le de en küçük bir “ideolojik akrabalığım” yok…

Ama bu tür numaralara başvuracak kadar alçalıp bir kadının namusuna dil uzatanlara acıyorum.

***

Ne dersiniz; filmin sonuna geldik galiba…

“Sahipleri”nin durumu bu kadar vahim olmasaydı, bu yandaşlar, böylesine ucuz numaralara başvurmazlardı herhalde…

GÜNÜN İSYANI! (156+18)

Dün imam tam Kenan Evren için helallik istiyordu ki, iki kadının “Haram olsun” diye bağırdıkları duyuldu… İsyanım Abdullah Gül’e:

Eğer 18 gündür sorduğum soruları yanıtlamazsanız, ben de vatandaş olarak size olan hakkımı helal edemeyeceğim!

DİNDARLARIN VE TAYYİP ERDOĞAN’IN İLHAM KAYNAĞI NECİP FAZIL KISAKÜREK’İN GERÇEK YÜZÜ BUDUR !!

AK PARTİ DOSYASI : TAYYİP ERDOĞAN’IN KELİME DAĞARCIĞI :))

AK PARTİ DOSYASI /// VİDEO : ŞOK KASET VİDEOSU AKP ve ERDOĞAN’IN TÜM KASET İFTİRALARI VE GERÇEKLER

VİDEO LİNK :

https://www.youtube.com/watch?v=uIxfsREAZGw&feature=youtu.be

AK PARTİ DOSYASI : DIŞ BASINDA TAYYİP ERDOĞAN

CIA DOSYASI : CIA ajanı Fuller Erdoğan’ın 2015 falına baktı

Tayyip Erdoğan’ın Washington hayatı ciltler dolusu kitaplar yazılacak kadar malzemeyle dolu.

Erdoğan’ın Washington’a ilk gelişini hatırlıyorum.
Henüz yasaklı ama Orta Doğu’yu yeniden şekillendirmeye kararlı Neo-Con diye adlandırılan tutucu Amerikalıların (yeni muhafazakarlar) gözdesi olmuş el üstünde tutuluyor.
Randevular Türkiye’den ayarlanıyor.

Erdoğan’ın ünlü danışmanı Cüneyd Zapsu,telefonlara yetişemiyor, Erdoğan ABD’ye gitmeden randevu ayarlamaları yapıyor.

İslam Dünyasının yakından tanıdığı ajan CIA Orta Doğu bölge sorumlusu Graham Fuller, Washington’da dört gözle Erdoğan’ı bekliyordu.

Erdoğan’ı bekleyen sadece Fuller değildi.

Washington’da ne kadar Yahudi asıllı, Başkan Bush üzerinde etkili politika yapımcısı neo-con varsa sıraya girmiş Erdoğan’la konuşmak için can atıyordu.

Erdoğan ABD’nin kadrolu tercümanı Eğemen Bağış’ın da bulunduğu heyetle ünlü Watergate (Başkan Nixon’ı koltuğundan eden dinleme skandalının yapıldığı otelin bulunduğu yer) binalarının bulunduğu otele yerleşti.

CIA sorumlusu Fuller, istihbaratçı Henri Barkey ve eski Ankara Büyükelçisi Morton Abramowitz’le buluştu. Bölge gözden geçirildi.
Konuşulanlar sonra Pentagon’da Paul Wolfowitz , Richard Perle ve Harold Rhode ile Dışişlerinde Mark Grossman’a da aktarıldı.
Ortadoğu falcısı Fuller, Ilımlı İslam modeli için seçilen Türkiye’nin Orta Doğu’daki rolünü anlattı.

‘Ortadoğu eş başkanı olacaksın.’ dedi.

Eşbaşkanlık görevi Hamas lideri Meşal’in Türkiye ziyaretine kadar devam etti.

Washington kızmıştı. Durum baktı ki kötüye gidiyor danışman Zapsu AKP Genel Başkan Yardımcısı Şaban Dişli’yi de alıp acele Washington’a gönderildi.

Zapsu ,, American Enterprise İnstitute adlı düşünce kuruluşunda ‘onu deliğe süpürmeyin kullanın’ dedi.

Start verildi süreç yeniden başlatıldı,

Cumhuriyetçi Bush gitti Demokrat Barack Obama seçildi. Partilerüstü eşbaşkan zaman zaman (lame duck) topal ördek durumuna düşmesine rağmen düşe kalka bugüne geldi.
Erdoğan’ı yakından tanıyan CIA’cı Fuller aktif görevden ayrılmasına rağmen izlemeye devam etti.

Fuller Erdoğan’ın 2015 falına baktı.

CIA Ajanı kişisel blogunda Erdoğan’ın , kurumlara zarar verme ve hem kendisinin hem de partisinin mirasını yok etme sürecinde olduğunu yazdı.

Alışılmışın dışında sert ifadelerle Erdoğan’ı yolsuzlukla suçladı.

‘Yolsuzluk suçlamalarına battı ve kendisinin giderek mantıksızlaşan, despotlaşan ve hayalperestleşen yönetimini eleştiren ya da karşı çıkan herkese paranoyakça saldırıyor.’dedi.

Bir zamanlar Erdoğan’ı Ortadoğu Eşbaşkanlığına taşıyan CIA Ajanı, bu kez gerçekten sifonu çekti.