Günlük arşivler: Mart 28, 2015

DUYURU : Atatürk’e iftiraların kaynağı yabancı istihbarat servisleri

Beykent Üniversitesi’nde düzenlenen programda konuşan başyazarımız Muharrem Bayraktar, Mustafa Kemal Atatürk’e karşı yürütülen iftira kampanyalarının asıl kaynağının İngiliz ve Yunan istihbarat servisleri olduğunu belirtti

Beykent Üniversitesi Atatürkçü Düşünce Kulübü’nün düzenlemiş olduğu “Bahar Konuşmaları” adlı programın bu haftaki konuğu, Yeni Mesaj’ın başyazarı Muharrem Bayraktar oldu. Atatürk, din ve emperyalizm konusunda üniversiteli gençlerle söyleşide bulunan Bayraktar, konuşmasına Mustafa Kemal’e karşı yürütülen iftira kampanyalarının asıl kaynağının İngiliz ve Yunan istihbarat servisleri olduğunu söyleyerek başladı. Bayraktar, Mustafa Kemal’in soyuna karşı yürütülen çirkin iftiraları Başbakanlık Osmanlı Arşivinde bulunan soy ağacı ile çürüterek, Mustafa Kemal’in soyunun tertemiz olduğunu ve Seyyit soyundan geldiğini ortaya koydu. Canlı örneklerle Mustafa Kemal’in aile hayatını anlatan Bayraktar, Selanik’teki evlerinde Kur’an seslerinin eksik olmadığını belirtti.

Mustafa Kemal’in İslam dini hakkındaki söylev ve demeçlerinden yola çıkarak onun İslam dinine bağlılığını ve samimiyetini gösteren Bayraktar, Kurtuluş Mücadelesi sırasında Mustafa Kemal’in yanında olan dindar insanların çokluğundan bahisle, onun din düşmanı olmadığını tam aksine dini kullanarak vatanına ihanet edenlere karşı dimdik durduğunu söyledi. Mustafa Kemal’in din adamlarına karşı ölçüsünün; arkasında emperyalist gücün varlığının olup olmadığı olduğunu belirtti. Mustafa Kemal’in hatalarını değil bu vatana vermiş olduklarını savunduğunu söyleyen Bayraktar, “Her insanın hataları olur, rakı içip bu vatanı kurtaranı, namaz kılıp bu vatanı satanlara tercih ederim” dedi. Sorulan bir soru üzerine Said Nursi’nin İstanbul işgali sonrası yanında bir heyetle İngilizlerle görüşerek ‘şimdi tam zamanı Kürdistan’ı kuralım’ dediğini anlatan Bayraktar, bunun savunulacak bir yeri olmadığını ifade etti. Program sonunda Beykent Üniversitesi Atatürkçü Düşünce Kulübü, hediyesini ve teşekkürlerini Muharrem Bayraktar’a sundu. Muharrem Bayraktar da Atatürkçü Düşünce Kulübü yönetimine, katılan öğrencilere ve üniversite rektörlüğüne teşekkür etti.

TARİH /// ZEKİ SARIHAN : NE İNGİLTERE NE ALMANYA, TAM BAĞIMSIZ OSMANLI !!!

Zeki Sarıhan

Yüzüncü yılında Çanakkale Deniz Zaferi’ni büyük bir millî övünçle kutladık. Şehitlerimizi saygıyla andık. Kara Savaşlarının yıl dönümünü de kutlayacağız. Bu vesile ile birçok yayın yapılıyor, filmler çekiliyor. Bunlardan en son gösterime giren film Son Mektubu da izledim. Çanakkale’de deniz ve hava savaşlarına odaklanmış, zengin görüntülü bir “aksiyon” filmi olan Son Mektup hakkında bir film eleştirisine girecek değilim.

Yalnız Türkiye’nin Birinci Dünya Savaşı içinde ister kahramanlık, şehitlik temasında olsun, ister çektiği sıkıntılar ve perişanlığı konu alsın, bu savaşta güdülen temel politikaya ima yoluyla dahi değinmeyen bütün metinler ve görseller eksiktir. O temel politikanın sorusu şudur: Türkiye bu savaşa niçin girmiştir? Girmek zorunda mıydı? Saldırıya da uğramadığı halde savaşa girmekten başka seçeneği yok muydu?

1960 sonrasındaki bazı devrimcilerin savunduğu “Ne Amerika, Ne Rusya Tam Bağımsız Türkiye” en doğru sloganlardan biriydi. Dünyayı aralarında bölüşmüş iki büyük kuvvete de hayır diyordu. Amerika emperyalist kampın patronuydu. O zamanki adı Sovyetler Birliği olan ülke ise sosyalist olabilirdi ama bunun patronu Rusya idi ve Azerbaycan, Bulgaristan, Ukrayna gibi sosyalist ülkeler bağımsız değil, Rusya’ya bağımlı idiler. Türkiye devrimcileri için ise bağımsızlık, sosyalizm kadar hayati önemdeydi.

Bu, Türkiye tarihinin kazandırdığı paha biçilmez bir deneyimdi. 1914 yılında Birinci Dünya Savaşı patladığında Türkiye’ye gerekli olan anlayış da “Ne İngiltere, Ne Almanya” idi. Fakat devleti yöneten bir klik, 1908 Hürriyet devrimindeki olumlu rollerine rağmen, imparatorluğun kaderine el koymuş bulunuyordu. Maceracılık yaptılar ve ülkeyi Almanların yanında savaşa sokarak büyük bir felaketin kapılarını açtılar.

Büyük bir Türk imparatorluğu veya İslam Birliği düşlüyorlardı, en azından Batılıların “Hasta Adam” dedikleri bu devleti ayakta tutmak istiyorlardı ama bu hedeflere Türklerin gücüyle ulaşamayacaklarını, bunu ancak emperyalist devletlerden birine yaslanarak, egemenlik haklarını onlardan birinin eline vererek elde edebileceklerini düşündüler.

1918’de yenilgi gelip çatınca, bu kez savaşın galibi İngiliz dostluğuna dönülürse elverişli barış şartlarının elde edileceğini düşünenler öne çıktı. Buna karşılık eski İttihatçıların çoğu çözümü Amerikan mandasında gördüler. Neyse ki bu dönem uzun sürmedi ve millet, siyaset sahnesine çıkarak kendi geleceğine el koydu. “Ya İstiklal Ya Ölüm!” dedi. Bu, sonuç, millet iradesinin hâkim olmasıyla, hür meclisiyle sağlanabilirdi. Millî irade ve bağımsızlık birbirini tamamlayan ilkeleridir ve biri olmadan öteki olamıyor.

Bugün hâlâ 1914’te Almanların yanında savaşa girilmesinin bir zorunluluk olduğunu söyleyenler şu sorunun yanıtını vermeliler: 1914’te emperyalist bir ülkenin müttefiki olarak savaşa girmek zorunlu ise Türk milleti, savaştan yenik çıkıldığı, milyonlarca insan kaybına ve maddi kaynakların kurumuş olmasına rağmen 1919’da bir emperyalist devlete dayanmadan bağımsızlık savaşını nasıl göze alabilmiş ve başarmıştır?

Ve tabii şu da sorulabilir. İkinci Dünya Savaşı’nda savaşan taraflar Türkiye’yi kendi kamplarında savaşa girmesi için sıkıştırdıkları, çeşitli menfaatler vaat ettikleri halde Türkiye bu baskılara nasıl karşı koyabilmiştir?

Bunun yanıtı şudur: Bir emperyalist devletin koruyuculuğunu kabul etmek maddi zayıflıkla, imkânların sınırlı olmasıyla değil, milletin gücüne güvensizlikle ilgilidir. Ülkeye hâkim olmak için milletten değil, dış güçlerden destek alma anlayışıdır. Ancak macera heveslileridir ki Enver Paşa politikalarını mazur görebilir.

1914’te Enver Paşa’nın Alman işbirlikçiliği siyasetine mazeret arayanlar, bugün ve gelecekte de emperyalist bir devletin dümen suyuna girmekte böyle gerekçeler bulabilirler. O zamanın İngiliz işbirlikçisi siyasetin varisleri, zaten İkinci Dünya Savaşı sonunda Amerikan kampına kapağı atarak üstlendikleri görevi yerine getirmişlerdir. Kişiler üzerinde somutlayacak olursak: Enver Paşa ve Damat Ferit, işbirlikçi oldukları, yanlış siyaset izledikleri için kaybettiler. Mustafa Kemal’in politikası, doğru olduğu için kazandı.

Çanakkale Zaferi ve kurtuluş Savaşı vesilesiyle Türk milletinin kahramanlığı üzerinde hamasi nutuklar atmaktan daha değerli olan Türk milletinin bağımsız yaşama ve bunu elde etme gücüne güvenmek ve onu harekete geçirmektir. Şehitlerimize gösterilecek en büyük saygı da budur.

Bugünkü durumumuz iyi değil… (28 Mart 2015)

ROMAN TAVSİYESİ : Mai Jia-Deşifre Deha – PDF

onJLsX4.jpg

Mai Jia Deşifre Deha

Akıl her şeyi yaratacak kadar mucizevi, her şeyi yıkacak kadar da tehlikelidir .

Saat sabahın beşi, tarih 11 Haziran 1956. Dünyanın en önemli matematik dehalarının yetiştiği N Üniversitesinin unutulmaz isimleri arasına girmiş, on yıl boyunca matematik bölümünün yıldızı olan ve yapay zekânın (bilgisayarın) gelecekteki mucidi olarak görülen Jinzhen, geri dönemediği gizemli bir yolculuğa çıkar…

Sevgili Jinzhen,

Şifreler çok hassastırlar, onlara dokunan insanları sımsıkı sararlar. Bir hapishane mahkûmiyetidir; öyle ki, seni karanlık kuyuya atıp orada unutmalarını tercih edersin. Bana kulak ver ve geri dönme şansın varsa bunu hemen kullan. En küçük bir şans bile verilse kabul et. Şayet geri dönmen imkânsızsa şu nasihatimi unutma: İstediğin şifre üzerine yoğunlaş, ama asla ve asla MOR üzerinde çalışma!

"Mai Jia, Deşifre! romanıyla birçok yazarın iyi bir roman ortaya koyabilmek için takılıp kaldığı engellerin üstesinden emin ve sağlam adımlarla gelmiş. Arkasında bıraktığı ayak izleri bizleri gizli, edebi bir hazineye ***ürüyor."

-Won Kar-wai, The Grandmasterın yönetmeni

"Deşifre!nin mükemmel bir roman olduğunu söylerken, onun olağanüstü edebi niteliğinden ve tek bir oturuşta okunan sürükleyici gerçekliğinden bahsediyorum."

-Alai-


"Kaderin mantıksızlığı, dehanın parlak ve kırılganlığı insanları geri dönülemez şekilde insanları bu romanda birbirlerine bağlıyor. Mai Jianın bu tuhaf ve gizemli romanı uzun süre akıllardan çıkmayacak bir insan hikâyesine bizi sürüklüyor."

-Beijing Evening News-

(Tanıtım Bülteninden)

Sayfa Sayısı: 448
Baskı Yılı: 2014
Dili: Türkçe
Yayınevi: Martı Yayınları

BURADAN İNDİREBİLİRSİNİZ!

ALTERNATİF LİNK!

ROMAN TAVSİYESİ : Gena Showalter-Karmaşık – PDF

JZNrn2V.jpg

Gena Showalter Karmaşık

Aden’ın hayatı yoluna girmiştir. Ev. Arkadaşlar. Hayallerindeki kız. Tabii ufak bir sorun dışında: kısa zaman içinde öleceği kesindir.

Topluma bir türlü ayak uyduramayan asi Aden Stone, Crossroads, Oklahoma’ya geldiğinden beri güzel bir hayat yaşamaktadır. Tabii en iyi arkadaşlarından birinin kurtadam, kız arkadaşının kana susamış bir vampir prenses ve Aden’ın vampirlerin yeni kralı olduğunu saymazsak. Hem de hâlâ insanken! Yani neredeyse insanken. Kafasının içindeki ruhlar yüzünden Aden her zaman "farklı" olmuştur. Bu ruhlar zamanda yolculuk yapabiliyor, ölüleri diriltebiliyor, bir başkasının zihnini ele geçirebiliyor ve bugünlerde Aden’ın en nefret ettiği özellik olarak, geleceği öngörebiliyordur.


Peki Aden’ı gelecekte ne beklemektedir? Kalbine saplanacak bir bıçak! Çünkü karanlığın yaratıkları savaş hazırlığındadır ve her şeyin merkezinde Aden yer almaktadır. Fakat Aden’ın savaşmadan kaderini kabullenmeye niyeti yoktur. Arkadaşları ona arka çıkar ve Victoria onunla birlikte olabilmek için kendi geleceğini riske atarken ilk defa Aden’ın hayatında yaşamak için bir nedeni vardır!

"Elinizden düşüremeyeceksiniz. Kitapta okurun her an karşısına çıkan cesaret, kurulan ilişkiler ve aidiyet hissi sayesinde gençler kendilerini karakterlerle özdeşleştirecek."

-School Library Journal-

"Kitabı okumaya başladıktan sonra bir daha bırakamadım. Muhteşem!"

-Kristin Cast-

(Tanıtım Bülteninden)

Sayfa Sayısı: 440
Baskı Yılı: 2014
Dili: Türkçe
Yayınevi: Pegasus

BURADAN İNDİREBİLİRSİNİZ!

ALTERNATİF LİNK!

ROMAN TAVSİYESİ : Kahraman Tazeoğlu-Başka Ayrılık – PDF

rU33yO4.jpg

Kahraman Tazeoğlu Başka Ayrılık Pdf E-Kitap İndir

Yavaşça ayağa kalktı. Gidiyordu işte. Ardı yapacaktı beni. Sildim göz yaşımı kalktım ayağa. Her soruyu anlama çeviren gözleriyle sustu. Bana acıyarak bakıyordu. Noktası çalınmış cümle sonum durdu öylece. "Sana birbirinden güzel yalnızlıklar biriktirdim." der gibiydi. Dudakları kıpırdadı, inler gibi, "çok çocuk kaldın aşka, kendi gölgesine basmaktan korkan…" diyebildi sadece.

İşte gidiyordu. Bir daha hiç dönmeyecekti. Bir daha hiç olmayacaktı. Sadece bir "gitme" çıkabildi dudaklarımdan. Yüzüme baktı ve "artık sözlerin merheme yara olmaya başlamışsa, içimdeki seni sus, içindeki beni duy." dedi ve sırtındaki ceketimi bankın üzerine bırakarak yürümeye başladı. Son sözleri bunlar olmamalıydı! Arkasından "beni hiç almadığın hayatından böyle ucuz kovamazsın!" diye bağırdım. Geriye döndü ve "davet edilmediğin yerden kovulmazsın." dedi. Son sözüydü. Gitti…

Sayfa Sayısı: 148
Baskı Yılı: 2010
Dili: Türkçe
Yayınevi: Destek Yayınları*

BURADAN İNDİREBİLİRSİNİZ!

ALTERNATİF LİNK!

ROMAN TAVSİYESİ : Carole Matthews-Düşlerin Peşinde – PDF

AyGsLRF.jpg

Carole Matthews Düşlerin Peşinde

Her şeye sıfırdan başlamak ne kadar zaman alır? İnsanoğlu bunu yapabilecek gücü nereden bulur? Bu sorular, uzun zamandan beri Ayesha’nın kafasında dönüp durmaktadır. Hapsolduğu evde yaşamak zaten yeterince zorken, kızının durumu da onu acil olarak bir şeyler yapmaya zorlar. Bir gece zalim kocasını terk etmeye karar vermesi, kızıyla kuracakları yeni hayatın ilk adımı olur. İlk defa kot pantolon giyip daha önce tatmadığı duyguları yaşadığı bu yeni hayatında, ona destek olacak renkli mi renkli insanlarla tanışır. Bu kırık kalpler kulübünde, kaybeden ya da kazanan olmanın elinizde olduğunu açıkça anlatan bu sıcak ve eğlenceli hikâyede, kimi zaman Ayesha’ya kimi zaman da Crystal’a kahkahalarla güleceğiniz bir yolculuk sizleri bekliyor. Yıllarca süren esaretten sonra kendilerini baştan yaratmaya karar veren anne-kızın, kötü anıları güzelliklere dönüştürme konusunda örnek olacak hikâyesine siz de tanık olmak ister misiniz?

(Tanıtım Bülteninden)

Sayfa Sayısı: 512
Baskı Yılı: 2015
Dili: Türkçe
Yayınevi: Eksik Parça

BURADAN İNDİREBİLİRSİNİZ!

ALTERNATİF LİNK!

SİYONİZM DOSYASI /// VİDEO : Siyonist Talmud Hahamı : “Savaş Taktiklerini Anlatıyor” (YANDAŞ M EDYA)

VİDEO LİNK :

https://www.youtube.com/watch?v=vXkM0jv9F0U&feature=em-uploademail

RUSYA DOSYASI /// VLADİMİR PUTİN : 52’Sİ KADROLU 290 CASUSU YAKALADIK

Rusya lideri Vladimir Putin Batı’ya gözdağı verdi. Hiçbir yaptırımın Rusya’yı korkutamayacağını belirten Putin, 52 kadrolu 290 casusun yakalandığını söyledi

Rusya lideri Vladimir Putin, Batı’ya ve ABD’ye gözdağı verdi. Rusya Federal İç İstihbarat Teşkilatı FSB’nin yöneticileriyle toplantı yapan Putin, "Rusya’nın gücünü ve etkisini sınırlamak için uygulanan yalnızlaştırma politikalarını, her türlü enformasyon savaşlarını gözlemliyoruz. Tek kutuplu dünya düzeni isteyenler kendileri ile aynı görüşte olmayanların bileklerinin büküleceğini, baskı göreceklerini bile söylediler. Ancak bunların hiçbiri Rusya’yı korkutamaz, yıldıramaz" dedi.

Rus lider, "Hiç kimsenin ülkemizi hedef alan bir baskı uygulamaya gücünün yetmediği ve bundan sonra da uygulayamayacağı açık bir gerçektir. Rusya korkutulamaz. Ulusal güvenliğimize yönelik olarak dışarıdan ve içerden gelecek her türlü tehdide uygun cevabı vereceğiz" diye konuştu. Batılı istihbarat servislerinin Rusya’daki sivil toplum örgütlerini kendi hedefleri doğrultusunda kullandıklarını savunan Putin, Rusya’da 2016 ve 2018 yıllarında yapılacak seçimlerde Batı’nın ülkede iç karışıklık çıkarma girişimi hazırlığında olduğunu iddia etti. Putin ayrıca, yabancı ülkeler için Rusya’da çalışan 52 kadrolu ajan ve 290 casusun yakalandığını açıkladı.

YARGI DOSYASI /// VİDEO : İLETİŞİM UZMANI SEDEF KABAŞ YARGI’NIN SON DURUMUNU ANLATTI

ÖZEL BÜRO NOTU :Halk Tv’de yayınlanan Halk Arenası Edremit’ten 19.03.2015 tarihinde yayınlanan programda nasıl bir ülkede yargılandığını madde madde açıkladı. İşte o maddeler. İşte o manifesto.

VİDEO LİNK :

https://www.youtube.com/watch?v=qR2SjeTI4Rw

SLAYT SHOW : YIL: 2014 – PAKİSTAN’DAN GÖRÜNTÜLER

巴 Imagina Paquistan.pps